Ülkemiz, jeopolitik konumu, verimli toprakları, doğal güzellikleri, İstanbul'u, Erciyes'i, Kars'ı, Erzurum'u ve dört bir köşesiyle düşmanlarının iştahını kabartırken bizler, çocuklarımızı geleceğe iyi hazırlayarak bu düşmanlardan kendimizi koruyabiliriz.
Bizler, bu düşmanlarla mücadele etmek için Sünni-Alevi, Türk-Kürt diye ayrışmayı bir an evvel bırakmalı ve bir bütün olmalıyız. Bu bütünlük ile çocuklarımızı geleceğimizin mimarı yapmalıyız.
Bizler, vatanımızda başka bir bayrağın varlığını ve namusumuzun düşman postalları altında çiğnenmesini istemiyorsak çocuklarımızı bedensel ve zihinsel olarak geleceğe en iyi şekilde hazırlamalıyız. Onları en iyi şekilde eğiterek geleceğimizi yeşillendirmeliyiz.
Onursuz düşman politikaları ile onurlu mücadele edecek nesiller yetiştirmeliyiz.
Kendi yüreklerinde olduğu gibi diğer yüreklerden de sevgiyi silmeye çalışan düşman ile yürekli bir şekilde mücadele edecek nesiller yetiştirmeliyiz.
Sırtımızdan hançerlenmemek ve Anadolu topraklarında ebediyen hüküm sürmek için iyi eğitilmiş cesur nesiller yetiştirmeliyiz.
Düşmanların kabusu ve mazlumların ümidi olan bir nesil yetiştiremezsek asıl o zaman korkalım.