Eskiden insanlar, güzellikleri alkışlar ve haklının yanında taraf olurlardı. Cehalet ve şiddet ise toplum içerisinde kolay kolay barınamazdı. Medyanın, televizyonun ve internetin bu kadar etkin olmadığı dönemlerde insanların kapıları cehalete ve şiddete bu kadar açık değildi.
Medyanın, televizyonun ve internetin insanları daha fazla geliştirmesi gerektiğini düşünebilirsiniz. Bu düşüncenizde haksızda sayılmazsınız. Ama en başta televizyon dizilerinin ve spor yorumcularının insanları nasıl şiddete teşvik ettiğine, tartışma programları adı altında yapılan programların genelinin insanların ufkunu nasıl kapattığına hepimiz şahitlik ediyoruz.
Bir gün zahmet edin ve reyting yapan dizilerin, haberlerin ve yarışma programlarının neler olduğunu bir inceleyin. O zaman toplumun içler acısı halini daha iyi anlarsınız.
İnsanlar, yaşamdaki tek keyfimiz yarışma programları ve diziler kaldı diyerek yüreklerimizdeki sevgiyi çoraklaştıran dizi ve yarışma programlarına dört elle sarılsa da karanlıkları aydınlatmak için bir kibrit çakmanın zamanı geldi.
Bir zamanlar ağzından ateş püskürten ejderhalar vardı ya o ejderhalar, günümüzde teknoloji kılığına girmiş ve ağzından püskürttüğü ateşle tüm insanlığı yakıyorlar.
Günümüzde veba salgını yok deniyor ya günümüzde veba, bir yürekten diğerine deli gibi yayılıyor. Bulaştığı her yürek cehalet ve şiddet yanlısı olarak sistemin tarafında yer alıyor.
Bugün televizyonlardaki dizilere, yarışma programlarına, eğlencelere müsaade eden bir sistemin, cehalet ve şiddet taraftarı olmadığını kimse iddia edemez.
İşin kötü tarafı ise bu cehalet ve şiddete karşı çocukları koruyacak bir teknolojinin geliştirilmemiş olması.