Fenerbahçe’nin kiralık olarak kadrosuna kattığı ve oynadığı performansı ile taraftarların sevgilisi olan Jeremain Lens, geleceği hakkında açıklamalarda bulundu. Hollandalı futbolcu spor programına yaptığı açıklamalarda Fenerbahçe’de çok mutlu olduğunu ve önümüzdeki sezon da sarı lacivertli formayı giymek istediğini söyledi. İşte Hollandalı futbolcunun yaptığı açıklamalar…
Fenerbahçe’nin Hollandalı futbolcusu Lens TRT Spor’da yayın yapan “Stadyum programına açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe’de çok mutlu olduğunu ve kalmak istediğini söyleyen Lens, bu sezonu ise kupa ile kapatmak istediklerini söyledi.
İşte Lens’in açıklamaları:
"Advocaat, Fenerbahçe'ye gelince beni aradı. Sunderland'de uzun süredir oynamıyordum. Başka teklifler de vardı. Kariyerim için doğru kararı vermeliydim. Fenerbahçe ile transfer görüşmemiz 2-3 gün sürdü ve kiralık olarak geldim.
Şu an öncelikli hedefimiz Türkiye Kupası. Çünkü, sezonu kupayla bitirmenin en kısa yolu. Başakşehir maçına iyi başlamadık ama daha sonraki dakikalarda kalitemizi ve seviyemizi gösterdik. Deplasmanda 2-2 bizim için güzel skor oldu. Rövanşta, 0-0 veya 1-1 bize yetiyor ama kendi sahamızda kazanacağımıza inanıyorum.
Keşke dediğim şu; kendime daha fazla yatırım yapsaydım daha yüksek seviyelerde oynayan biri olabilirdim. İyi ki yapmışım dediğim ise; iyi ki Fenerbahçe'ye imza atmışım. Kariyerimde ikinci defa kiralık olarak bir kulüpte oynuyorum. Kiralık oynamak kolay değil, çünkü geri döndüğünüzde her şeyi daha iyi yapmanız gerekiyor ama genellikle sizi pek düşünmezler, satmak isterler ya da B takıma yollarlar. Umarım benim durumum bundan daha farklı olur.
Hollanda bir futbol ülkesi ve şu an Hollanda milli takımında hocamız yok ve yeni bir hocaya ihtiyacımız var. Dirk Advocaat konuşulan seçeneklerden biri. Bekleyip hep birlikte göreceğiz. Hollanda'dan gelen misafirlerime İstanbul'u gezdiriyorum. Bildiğim bazı yerlere götürüyorum. Burada mutluyum. Kebapları ve et yemeklerini çok seviyorum. Hollanda'da çok fazla Türk restoranı var, bu yüzden Türk yemeklerine alışkınım. Buraya geldiğimden beri döner, kebap ve lahmacun yiyorum. Geleneksel Türk yemeklerini de seviyorum.
Bir gün arkadaşımın oğlunu okuldan aldık. Eve döndüğümüzde bazı çocukların futbol oynadığını gördüm. Onları izlerken, çocuklardan biri yanıma geldi. 'Bizimle oynamak ister misin' dedi. Ben de 'niye olmasın' dedim ve otoparkta kaleler kurduk, yediye yedi maç yaptık. Çocuklarla beraber keyif aldık, eğlendik. Sadece beş dakikaydı ama çocuklar için bir futbolcuyla oynama fırsatıydı ve onlar için unutulmaz bir andı. Çocukları mutlu ettiğim için ben de mutlu oldum."