Türk futbolunun 'Kral' lakaplı golcüsü Tanju Çolak, gündemi sarsacak açıklamalar yaptı. Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim ve yorumcu Rıdvan Dilmen'in başrolde olduğu bir olayı anlatan Çolak, çok önemli iddialarda bulundu. Tanju Çolak'ın açıklamaları şöyle:Fatih Terim bana göre Türkiye'nin en başarılı teknik direktörüdür ve idolümdür. Futbolu bıraktıktan sonra kendisine yardımcısı olmak istediğimi ifade ettim. Aylarca peşinde koştum. Fiorentina'da iken mektup yazdım. 'Nereye istiyorsan oraya geleyim, ister Fiorentina ister milli takım... Ben senden bir şeyler öğrenmek istiyorum. Gerekirse sırtımda forma, ayakkabı taşırım, yeter ki bana bir şans verin' dedim. O dönem Ayhan Bermek aracılığıyla, yanında çalışmak istediğimi söyledim. Bana geri dönmedi. Araya adam koydum, cevap bile vermedi. Görmezden geldi. Ben de bunun üzerine Cemal Aydın'ı (Ankaragücü eski başkanı) devreye sokarak A2 Milli Takımı Teknik Direktörü oldum.Ben A2 Milli Takımı'nın başına geçtiğimde Oğuz Çetin ve Metin Tekin, Fatih Terim'in yardımcılarıydı. Antep'te ya da başka bir Anadolu şehrine futbolcu izlemek için gitmek istedim, hiçbirine izin verilmedi. Terim milli takımda olmama rağmen, istediğim izinlerin hiçbirini vermedi. Futbolcu izleme taleplerimi Oğuz Çetin'e söylüyordum.
Bir gün beni yanına çağırdı; "Sana kızgın ve kırgınım" dedi. 'Neden?' diye sorunca, torpille geldiğim için kırgın olduğunu söyledi. Ben de kendisine defalarca mesaj gönderdiğimi, hatta mektup bile yazdığımı ama bir kere bile cevap vermediğini anlattım. Oğuz Çetin ve Metin Tekin de oradaydı.Kendisine 'Buradakilerin hangisi torpille gelmedi ki! Oğuz ve Metin de torpille gelmedi mi? Onların benden ne üstünlüğü var? Ben Avrupa Gol Kralı'yım, bana niye şans verilmiyor? Benim apoletlerim hepsinden fazla' dedim. İki defa futbolcu izlemek için izin istedim, olmadı. Üçüncüsünde de olmayınca, istifamı verdim. Ama istifamı o zaman Futbol Federasyonu Başkanı olan Haluk Ulusoy'a değil Cemal Aydın'a verdim...
Milli takım heyeti olarak bir yere geziye gittiğimizde benden başka herkese bilet alınmıştı ancak bana alınmamıştı. Kendi paramla aynı uçağa biletimi aldım. Beni görünce şoke oldular. Arkadaşlarım Metin ve Oğuz korkudan bana selam bile veremediler. Uçaktan indiğimizde ise herkesi arabayla aldılar. Bineceğim arabada ise Metin Tekin kapıyı kapattı ve gitti. Beni almadan gittiler.
Ünal Karaman aynı görevde benden önce 40 bin lira maaş alıyordu. Bana 9 bin lira verdiler. Ama benim için para önemli değildi. Bunları bile yaşattılar bana. Bu ülkeye teknik direktör olarak hizmet vermek istiyordum, önümüzü böyle kestiler. Sonunda istifa ettim. Cemal Aydın’ı arayarak olayları anlattım ve istifa ettim. İki günlük sürede ise onlardan intikamımı aldım ama bunları burada anlatmayacağım.
Fatih Terim'in A Milli Takım'a ikinci gelişinde Rıdvan Dilmen'in Ümit Milli Takım Teknik Direktörlüğü'ne gelmesi gündemdeydi. Rıdvan Dilmen, bunun için gerekli onayı Fatih Terim'den almıştı. Hatta Terim, Ümit Milli Takım'ın yeni hocasını açıklayacağı günden önceki akşam Rıdvan Dilmen ve eşi Ayşe'yi evinde kabul etti. Rıdvan'a yeni teknik direktörün kendisi olacağı söylendi.
Ertesi gün Ataköy'de Rıdvan'la birlikteydik. Fatih Terim Olimpiyatevi'nde basın toplantısı düzenledi. Orada Fatih Terim, Ümit Milli Takım'ın başına Reha Kapsal'ın getirildiğini açıkladı. Son anda birileri torpil koyup Reha Kapsal'ı istemişti. Rıdvan, Reha Kapsal adını duyunca ağladı.Reha Kapsal'a o kadar çabuk karar verilmişti ki, tanıtım toplantısında Reha Kapsal'ın fotoğrafı bile yoktu. Benim esas üzüldüğüm nokta şu; Rıdvan Dilmen bunları nasıl kabul eder? Ben şu an Rıdvan'a kırgınım ama niye tavır koymuyor?
