Vatandaşların ihbarı üzerine kısa sürede olay yerine gelen polisler, olay yerini emniyet şeridi ile kapatarak deniz polislerini çağırdılar. Deniz polisleri, suyun üzerinde bulunan erkek cesedini sudan çıkardı. Ceset üzerinde yapılan ilk incelemede herhangi bir kimliğe rastlanmadı. Balıkçılar da kişinin kimliği hakkında herhangi bir şey bilmediklerini ifade etti.

 

GÜVENLİK KAMERALARI İNCELENDİ

Olay yerinde herhangi bir bulguya ulaşamayan polis ekipleri, bu kez yakın çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Kamera kayıtlarında bir kadının sürekli olay yerine gidip geldiği fark edildi. Çevredeki vatandaşlardan da kadının olay yerine gidişi teyit edildikten sonra, ceset üzerinde bulunan üniformadan, ölen kişinin okulu tespit edildi. 16 yaşındaki İ.E’nin eğitim gördüğü okula gidilerek, çocuğun annesi  50 yaşındaki ev hanımı Z.E akşam saatlerinde Kartal’da bulunan Anadolu adalet Sarayı’na sevk edildi.

 

‘KURTARIN’ DİYE BAĞIRDIM AMA KİMSE YOKTU

Anne Z.E’nin nöbetçi savcılıkta verdiği ifadede, geçtiğimiz Pazar günü saat 16:30-17:30 civarlarında oğlu İ.E ile birlikte Kartal’daki balıkçı barınaklarına gittiği belirtildi. Tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edilen anne ifadesine şu şekilde devam etti: "Denize yakın oturuyorduk. Oğlumun elini tutuyordum ama balıklara baktığımız sırada elimden kaydı ve kayalıklara düştü. Olaydan sonra bir çay bahçesine gittim. Geldiğimde oğlum denizden çıkmıştır diye düşündüm. Oğlumu göremeyince ’Kurtarın’ diye bağırdım ama kimse yoktu".

 

’GİTMİYORUM’ DİYE AĞLADI

Mahkeme, 50 yaşındaki anne Z.E’nin olayda ciddi suç şüphesi bulunmasından dolayı "Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürme" suçundan dolayı annenin tutuklanmasına karar verdi. Polis ekipleri Z.E’yi adliyeden cezaevine götürürken, adliye koridorlarında ‘Gitmiyorum’ diye ağlamaya başlayan Z.E tutuklanarak cezaevie gönderildi.