Son zamanlarda gençler arasındaki muhabbetlere bakarsanız birbirlerine en fazla sorduğu sorulardan birinin 'yükselen yıldızın ne?' olduğunun farkına varmakta gecikmezsiniz.
Oysa insanların tek bir yükselen yıldızı vardır ki o da kitapların ta kendisidir.
İnsanlar, bir zamanlar birbirlerine en fazla 'en beğendiğin kitap hangisi?' 'Şu an hangi kitabı okuyorsun? Konusu ne?' türünden sorular sorar ve kendilerine yıldızlarla değil, kitaplarla değer katarlardı.
'Silah çıktı mertlik bozuldu' derler ya bizde 'Televizyon çıktı insanlık bozuldu' sözünü rahatlıkla söyleyebiliriz.
Televizyon, insanların yaşamına girdikten sonra insanların ufkunu kapattı. İnsanlar, kitap okuyarak ufuklarını açmak yerine pinekleyerek televizyon izlemeyi seçince evdeki kütüphaneler yok oldu. Böylelikle susuz kalan insanlık çiçeği soldu. Şimdide kadınlar şiddete, çocuklar tecavüze maruz kalırken 'insanlık nerede' sorusunu soruyoruz. Aslında sorulan bu soruda yanlış. Çünkü 'kitaplar nerede' sorusunu sormamız gerekir. Kitaplar, insanların yaşamına girince el birliğiyle soldurduğumuz insanlık çiçeği yeniden sulanacak ve insanlar, insan olduğunu anlayarak kendilerine geleceklerdir.
Ancak bunun olması da çok zor. Çünkü milyarlarca lira vererek evlerine koca ekranlı televizyonları alan insanlar, öğretmen, evlatlarına iki kitap tavsiye ettiği zaman yüzlerini ekşitir ve çocuk duymasın diye içlerinden öğretmene söylenirler. Çocuğunun hayatını karartacak televizyona milyarlarca verirken yüzü gülen insanlar.
'Gençler, niye kitap okumuyor?' 'Gençler, niye toplu taşıma araçlarında büyüklerine yer vermiyor?' diyerek daima gençleri suçlasak da gençler, az bile yapıyor. Atalarımız, 'Ne ekersen onu biçersin.' demiş. Bizler, gençlere ne yatırım yaptık ki gençlerden ne bekliyoruz. Tarlaya tohum serpilmeden ürün alınamayacağını artık öğrenmemiz gerekir.
Her evde bir kütüphane olduğu dönemlerde insanların psikolojileri düzgün ve toplum sağlıklı iken evlerdeki kütüphanelerin erimesi ve insanların yaşamına televizyonların hakim olması ile birlikte bozulan insan psikolojisi, toplumsal yaşamı da sağlıksızlaştırarak bitme noktasına getirdi.
Sonuç olarak insanların yükselen yıldızı kitaplar olmayınca dengesizleşen psikolojisi ile alçaklıkta sınır tanımıyor.