Vatanına, milletine, insanlığa ve İslam’a faydalı olmak isteyen her insan, öncelikle kendine faydalı olmalıdır. Bu bir bakıma insanın mazotu gibidir. İnsan, buradan aldığı pozitif enerji ile insanlığa fayda sağlayarak karanlıkları aydınlatabilir.
Günümüzde kendisine fayda sağlamaya çalışan insan, bencil olarak adeta fişlenmektedir. İşte bir insanın kişisel kurtuluş savaşını verirken önündeki en büyük engel, bu fişlemeyi ortadan kaldırmaktır. Çünkü bencil olduğu düşünülen bir insana kimse güvenmez. Güvenilmeyen bir insanın sözüne ise itimat edilmez.
Günümüzün en önemli psikolojik rahatsızlığı yalnızlıktır. Kalabalık şehirlerde yaşasak, caddelerde ve sokaklarda dolaşsak, birçok insanla ahbaplık etsek, sosyal medya ortamında yıllardır görüşemediğimiz arkadaşlarımızı bularak görüşmeye başlasak da özümüzde yalnızız. Etrafımıza selam veriyoruz ama içimizde hoşgörü yerine fesatlık hakim, davranışlarımızda ve sözlerimizde ise zaten samimi değiliz. Kişisel kurtuluş savaşımızdaki önemli düşmanlardan biridir yalnızlık.
Günümüzde hepimizi esir almayı başaran güç ise paradır. Yaşamdaki her mücadelenin para ile verileceğine, her başarının para ile kazanılabileceğine inandırılsak da bu tabuyu yıkmalı, birlik ve beraberliğin paradan daha büyük güç olduğuna en azından evlatlarımızı inandırmalıyız. Bu tabuyu yıkmak neredeyse imkansız olduğundan kişisel kurtuluş savaşımızdaki en güçlü zırhı giymiş düşman paradır. Evlatlarımız için bu düşmanın üstesinden mutlaka gelmeliyiz.
Günlük yaşantımız içerisinde birçok sorunla boğuşuruz. Bir şey kendi zevkimize uymuyorsa hemen zevksiz diye niteleme yaparız. Yaşamı anlayamadığımız için yaşamın hakkını veremeyiz. İnandığımız değerler haricinde her şeyi küçümseriz. İnsanların duygularını söküp alan nefis, insanları etten bir elbise giymiş hale getirmiş. Kişisel kurtuluş savaşımızın en gizli düşmanı olan nefsimizi ıslah etmeliyiz.
Günümüzde kişisel kurtuluş savaşını vermeyi dahi başaramayan birçok insan, kendinden özür dilemeli ve başarılarla doldurabileceği yeni bir sayfa açmalıdır.